Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2024/84 Kararı
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Anamur 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekilinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi kararını temyizi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı tarafından dava dilekçesinde hudutları bildirilen, ... ili .... Mahallesinde bulunan taşınmaz, yörede 1973 yılında yapılan tapulama çalışmalarında tescil harici bırakılmıştır.
Davacı ... vekili, dava dilekçesinde hudutlarını bildirdiği yaklaşık beş dönümlük araziyi, vekil edeninin imar ihya ettiğini ve otuz yılı aşkın süredir vekil edenin zilyetliğinde olduğunu açıklayarak taşınmazın vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Yargılama sonunda Mahkemece, kadastro tutanağının kesinleştiği 28.06.1973 tarihinden sonra imar ve ihyanın tamamlandığı tarih ile ilk nazım imar planı kapsamına alındığı 27.04.1992 tarihine kadar 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı bu durumda 3402 ... Kanun'un 17. maddesindeki zilyetlikle kazanım koşullarının davacı lehine oluşmadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi kararı temyiz edilmiştir.
Dava; kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK’nin 713/1, 3402 ... Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddeleri gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, zilyetlikle kazanma koşulları değerlendirilmesinde imar planına alınma tarihinden geriye doğru yirmi yıllık sürenin değerlendirmeye esas alınması gerekirken, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, taşınmazın tescil harici bırakıldığı tarih ile imar planına alındığı tarih arasındaki sürenin değerlendirmeye esas alınmış olması doğru değil ise de, dosya arasındaki belgelerin incelenmesinden davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığının anlaşılmasına ve ret kararının netice itibariyle doğru olmasına, 6100 ... Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birisinin de bulunmamasına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün 6100 ... HMK’nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 59,30 peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 368,30 TL'nin temyiz edenden alınmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 10.1.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.