Tehdit Suçu Davasında Yargıtay Kararı: Dava Düştü - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2024/2224 Kararı
MAHKEMESİ: Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI: 2022/1159 E., 2023/31 K.
SUÇ: Tehdit
HÜKÜM: Ceza verilmesine yer olmadığına, akıl hastalarına özgü
güvenlik tedbiri rejimi ve denetimli serbestlik
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Bozma
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. GEREKÇE
Mahalli mahkeme tarafından sanığın sorgusunun yapıldığı 23.01.2015 tarihinden sonra dava zamanışımını kesen başka bir işlemin olmadığının anlaşılması karşısında, sanığa yüklenen tehdit suçunun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 106 ıncı maddenin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 43 üncü maddenin birinci fıkrası, hakaret suçunun 5237 sayılı Kanun'un 125 inci maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezaların türü ve üst sınırlarına göre; aynı Kanun’un 66/1 e maddesinde öngörülen 8 yıl olağan dava zamanaşımının, sorgusunun yapıldığı 23.01.2015 tarihinden inceleme tarihine kadar gerçekleşmiş bulunduğu belirlenmiş, 5237 sayılı Kanun ile ilgili diğer Kanun maddeleri çerçevesinde güvenlik tedbiri ile temsile ilişkin başkaca kararların alınması mahallinde olanaklı kabul edilmiştir.
II. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Kuşadası 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 10.01.2023 tarihli ve 2022/1159 Esas, 2023/31 Karar sayılı kararına yönelik katılan vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz isteği bu bakımdan yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
20.02.2024 tarihinde karar verildi.