Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2024/1851 Kararı

MAHKEMESİ: Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI: 2021/295 E., 2021/1222 K.

SUÇLAR: Silahla tehdit, hakaret, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ile Bıçaklar ve Diğer Aletler Hakkında Kanuna Muhalefet

HÜKÜMLER: Mahkûmiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Ret

7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca komşu adının tebligata yazılmaması karşısında tebligatın usulsüz olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21 inci maddesi uyarınca, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

  1. Ankara 20.Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.10.2011 tarihli ve 2010/507 Esas, 2011/615 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında silahla tehdit suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası, sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde aynı Kanun'un 125 inci maddesinin birinci fıkrası, aynı maddenin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 ay 27 gün hapis cezası, 6136 sayılı Kanuna Muhalefet suçundan aynı Kanun'un 15 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi ve 52 nci maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 400,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

  2. Ankara 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.10.2011 tarihli ve 2010/507 Esas, 2011/615 Karar sayılı kararının sanık ve o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 27.01.2016 tarihli ve 2013/31927 Esas, 2016/1312 Karar sayılı kararı ile;

"a) 5271 sayılı CMK'nın 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/6. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İşlenen tehdit, hakaret ve yasak bıçak taşıma suçları nedeniyle maddi zarar oluşmaması, sanığın adli sicil kaydının bulunmaması karşısında, mahkemece CMK’nın 231/6. maddesindeki koşulların bulunup bulunmadığının tartışılması yerine, yeniden suç işlemeyeceği kanatiyle ceza ertelendiği ve aynı maddenin 7. fıkrası uyarınca hükmü açıklanmasının geri bırakılıp bırakılamayacağının ertelenmeden önce tartışılması gerektiği gözetilmeden “şartları bulunmadığı” biçimindeki yasal olmayan ve yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,

b Hakaret ve yasak bıçak taşıma suçlarında TCK'nın 53/4. madde ve fıkrasına aykırı olarak kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, aynı yasa maddesinin 1. fıkrasında yer alan hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilmesi,

c Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,"

Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

  1. Ankara 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.10.2016 tarihli ve 2016/235 Esas, 2016/790 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında silahla tehdit suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası, sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde aynı Kanun'un 125 inci maddesinin birinci fıkrası, aynı maddenin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 ay 27 gün hapis cezası, 6136 sayılı Kanuna Muhalefet suçundan aynı Kanun'un 15 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi ve 52 nci maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 400,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir. Sanık hakkında 5271 sayılı Kanun'un 231 inci maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ve bu karar 07.11.2016 tarihinde kesinleşmiştir. Sanık hakkında, 12.12.2020 tarihinde işlediği hakaret suçundan mahkûmiyetine karar verilerek ihbar da bulunulmuştur ve ihbar üzerine hüküm aynen açıklanmıştır.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği

"Şüpheden Sanık Yararlanır" İlkesinin ihlal edildiğine,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

1.Sanık ile mağdur ...'ün oğlu ...'ün arkadaş oldukları, 14.06.2010 akşam saat 22.40 sıralarında sanığın mağdurun evine gittiği ve elinde bıçak varken mağdura ithafen "ananı avradını sinkaf ederim" dediği olay maddi vakıa olarak kabul edilmiştir.

2.Olayların akabinde mağdur polisi aramıştır ve sanık aracında bıçak ile yakalanmıştır.

3.Olay yeri görgü tutanağına göre bina giriş kapısında tekme izleri görülmüştür.

4.Alınan rapor neticesinde ise yakalanan bıçağın 6136 sayılı Kanun'un 15 inci maddesine aykırı bıçaklardan olduğu belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE

1.Sanık Hakkında Tehdit ve Hakaret Suçlarından Kurulan Hükümlerin Temyiz İncelemesinde;

Mağdur beyanı, mağdur ile sanık arasında husumet olmaması, kriminal rapor, görgü ve tespit tutanakları karşısında sanığın atılı suçu işlediğinin anlaşılması karşısında ileri sürülen temyiz sebebi yönünden hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2.Sanık Hakkında 6136 Sayılı Kanuna Muhalefet Suçundan Kurulan Hükmün Temyiz İncelemesinde;

Suç tarihi, 7331 sayılı Kanun'un 22 nci maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 251 inci maddesinin onbirinci fıkrasında 08.07.2021 tarihinde yapılan değişiklikten önce olmakla;

Anayasa Mahkemesi'nin, 02.08.2022 tarihli ve 31911 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 21.04.2022 tarihli ve 2020/87 Esas, 2022/44 sayılı Kararı ile; 5271 sayılı Kanun'a 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun'un 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddenin (d) bendinde yer alan ''...kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış...'' ibaresinin ''...seri muhakeme usulü...'' yönünden Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri yargılama usulüne tabi olması ve mağdurun kamu hukuku olması karşısında sanık hakkında 5271 sayılı Kanun'un 250 nci maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmesinde zorunluluk bulunması, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR

1.Sanık Hakkında Silahla Tehdit ve Hakaret Suçlarının İncelenmesinde;

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.11.2021 gün ve 2021/295 Esas 2021/1222 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

2.Sanık Hakkında 6136 Sayılı Kanuna Muhalefet Suçunun İncelenmesinde;

Gerekçe bölümünde 2 numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle Ankara 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.10.2016 tarihli ve 2016/235 Esas, 2016/790 Karar sayılı kararında sanık müdafi tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden hukuka aykırılık görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün Tebliğnameye aykırı olarak oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

13.02.2024 tarihinde karar verildi.