Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2023/10812 Kararı
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ: Nitelikli yağmaya teşebbüs
HÜKÜMLER: Mahkûmiyet
A. Suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu,
B. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrası, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 34 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 231 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına göre; mahkeme kararlarında, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağı, süreleri ve şekli kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir şeklindeki düzenleme karşısında; suça sürüklenen çocuk ...'ın yüzüne karşı müdafiinin yokluğunda verilen kısa kararın sonuç bölümünde, “.. huzurda karar verilenler yönünden tefhim, yokluğunda karar verilenler yönünden ise tebliğ tarihinden itibaren, 7 gün İçinde, kararı veren Mahkememize verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt katibine beyanda bulunulması ve bu tutanakla tespit edilen beyan ile imzanın Hâkim tarafından onaylanması suretiyle, Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere” denilmek suretiyle hükümde yanıltma meydana getirilmiş olması sebebiyle tebliğ üzerine suça sürüklenen çocuk ... müdafii tarafından yapılan temyiz isteminin süresinde olduğu,
C. Suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... müdafilerinin karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun'un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21 inci maddesi uyarınca temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... müdafiilerinin temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı,
D. Bozma üzerine yapılan yargılamada, 05.11.2020 tarihli duruşmada 18 yaşını dolduran mağdur ...'nun şikâyetinden vazgeçtiğini beyan etmesi ve zorunlu vekilin de mağdurun beyanına iştirak ettiğini bildirmesi nedeniyle, 5271 sayılı Kanun'un 237 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca kamu davasında katılan sıfatının bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrası gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun'un 317 nci maddesi uyarınca mağdur vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği belirlenerek yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. ... Cumhuriyet Başsavcılığının 22.08.2011 tarihli iddianamesi ile; suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... hakkında kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 37 nci maddesinin ikinci fıkrası delaletiyle 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası ve 31 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca cezalandırılmalarına karar verilmesi talebiyle kamu davası açılmıştır.
B. ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin, 24.10.2011 tarihli ve 2011/546 Esas, 2011/681 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocukların eylemlerinin yağma suçu kapsamına girme ihtimali bulunup 5235 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 12 nci maddeleri dikkate alındığında, delillerin değerlendirilmesi görevinin Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla; Mahkemenin görevsizliğine, dosyanın yetkili ve görevli ... Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 28.03.2012 tarihli ve 2011/283 Esas, 2012/96 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan 5237 sayılı Kanun'un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (h) bentleri, 35 inci maddesi, 31 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, 5271 sayılı Kanun'un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına ve 3 yıl denetim süresine tabi olmasına karar verilmiş, bu karar 08.10.2012 tarihinde kesinleşmiştir.
D. ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 31.10.2013 tarihli ve 2013/144 Esas, 2013/278 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocuklar ... ve ...'nun denetim süresi içerisinde 02.12.2012 tarihinde nitelikli yağma suçunu işlediğine ilişkin ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/308 Esas 2013/81 Karar sayılı mahkumiyet kararının 13.03.2013 tarihinde kesinleştiği ihbarı üzerine 5271 sayılı Kanun'un 231 inci on birinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanması ile suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan 5237 sayılı Kanun'un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (h) bentleri, 35 inci maddesi, 31 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
E. ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 31.10.2013 tarihli ve 2013/144 Esas, 2013/278 Karar sayılı kararının suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiileri tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 14.01.2020 tarihli ve 2017/3436 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile;
"1 Suç tarihinde 12 15 yaş grubunda bulunan sanıklar ... ve ... hakkında düzenlenen 22/08/2011 günlü iddianame ile ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/546 esas sayısına kayıtla basit yaralama suçundan açılan kamu davasında, anılan Mahkeme tarafından, iddia konusu eylemlerin yağma suçunu oluşturma ihtimalinden bahisle verilen 24.10.2011 gün ve 2011/681 sayılı görevsizlik kararı ile dava dosyasının ... 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiği;
Sanıkların, üzerlerine atılı yağma suçunu oluşturan fiillerinin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadıkları veya davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin yeterince gelişmiş olup olmadığı yönünde usulüne uygun rapor alınmadan, soruşturma aşamasında alınan ve “Sanıkların işledikleri ‘basit yaralama suçu’ yönünden ceza sorumluluklarının bulunduğuna” ilişkin Adli Tıp Kurumu ... Şube Müdürlüğünün 28.06.2011 gün ve 490 491 sayılı raporları ile yetinilerek, yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,
2 Yaşı küçük sanıklar hakkında, 5395 sayılı Yasanın 35/1. maddesi uyarınca sosyal inceleme raporunun alınmaması, alınmama gerekçesinin gösterilmemesi,
3 Kabule göre de;
a) Sanıkların, ardışık zaman dilimi içerisinde artış gösteren tüm taleplerinin yöneldiği paranın miktarına ve dolayısıyla özgülenen suç kastına göre, sanıklar hakkında belirlenen temel cezada, değer azlığı nedeniyle TCK'nin 150/2. maddesi uyarınca indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
b) 5271 sayılı Yasa’nın 150/3. maddesi uyarınca, sanıkların savunmalarını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle, savunmanlara ödenen avukatlık ücretlerinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/3 c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olarak, sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,
c) Suçu birlikte işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine, 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı olarak "eşit olarak tahsiline" şeklinde karar verilmesi,"
Nedenleriyle hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir.
F. ... Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.12.2014 tarihli ve 2014/192 Esas, 2014/323 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocuk ...'ın denetim süresi içerisinde 24.10.2013 tarihinde kasten yaralama suçunu işlediğine ilişkin ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/285 Esas, 2014/175 Karar sayılı mahkûmiyet kararının 29.05.2014 tarihinde kesinleştiği ihbarı üzerine 5271 sayılı Kanun'un 231 inci on birinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanması ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan 5237 sayılı Kanun'un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (h) bentleri, 35 inci maddesi, 31 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
G. ... Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.12.2014 tarihli ve 2014/192 Esas, 2014/323 Karar sayılı kararının suça sürüklenen çocuk ... müdafii ve katılan vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 26.04.2016 tarihli ve 2016/3112 Esas, 2016/3444 Karar sayılı kararı ile;
"Soruşturma ve kovuşturma aşamasına ait tüm evrak asılları ya da onaylı fotokopileri denetime olanak verecek şekilde dosyada bulundurulmadan karar verilmesi,"
Nedeniyle sair yönleri incelenmeyen hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
H. ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.06.2018 tarihli ve 2018/110 Esas, 2018/150 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocuk ...'in denetim süresi içerisinde 29.12.2012 tarihinde nitelikli hırsızlık suçunu işlediğine ilişkin ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/285 Esas, 2014/175 Karar sayılı mahkûmiyet kararının 23.06.2014 tarihinde kesinleştiği ihbarı üzerine 5271 sayılı Kanun'un 231 inci on birinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanması ile suça sürüklenen çocuk ...'in hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan 5237 sayılı Kanun'un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (h) bentleri, 35 inci maddesi, 31 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
I. ... Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.06.2018 tarihli ve 2018/110 Esas, 2018/150 Karar sayılı kararının suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin 27.05.2019 tarihli ve 2018/4078 Esas, 2019/1660 Karar sayılı kararı ile;
"1 Suça sürüklenen çocuğun kasten yaralama suçunu işlediğinden bahisle TCK'nn 86/2, 31/2.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemi ile kamu davası açıldığı, iddianamede yağma eylemine ilişkin bir anlatımın söz konusu olmadığı, görevsizlik kararının iddianame yerine geçmeyeceği anlaşılmakla, yağma suçundan usulüne uygun açılan bir kamu davası bulunmadığı halde, yazılı şekilde suça sürüklenen çocuk hakkında anılan suçtan mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
2 ATK ... Şube Müdürlüğünden alınan 28/06/2011 tarihli raporda suça sürüklenen çocuğun işlemiş olduğu iddia edilen "basit yaralama" fiilinin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olduğu, dolayısıyla farik ve mümeyyizi olduğunun tespit edildiği, suça sürüklenen çocuk hakkında mahkumiyet kararı verilen yağma suçu yönünden TCK'nın 31/2.maddesi kapsamında alınmış bir raporun bulunmaması,
3 Suça konu para miktarı, suça sürüklenen çocuğun özgülenen kastı ve suçun işlenmesindeki özellikler göz önüne alındığında TCK'nın 150/2.maddesiyle uygulama yapılıp yapılmayacağının karar yerinde tartışmasız bırakılması,
4 Suça sürüklenen çocuğun ... 1.Sulh Ceza Mahkemesinin 24/10/2011 tarihli oturumda alınan beyanında, "...şahısların elindeki ekmeğini alıp geri vermediklerini" beyan etmiş olduğunun anlaşılması karşısında; hangi beyanları hangi nedenle üstünlük tanındığı karar yerinde açıklanıp tartışılmadan, yağma suçunun teşebbüs aşamasında kaldığı kabul edilerek yazılı şekilde uygulama yapılması, "
Nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
İ. Suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... hakkında bozma üzerine açılan dava dosyaları arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, yargılamalarının birlikte yapılarak suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ...'nun hukuki durumlarının tayininin zorunlu olduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı Kanun'un 10 uncu ve devamı maddeleri gereğince ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2019/242 Esas sayılı sayılı dosyası üzerinde birleştirilmelerine, ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.02.2021 tarihli ve 2019/242 Esas, 2021/58 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan 5237 sayılı Kanun'un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (h) bentleri, 150 nci maddesinin ikinci fıkrası, 35 inci maddesi, 31 inci maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesi ve 50 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca 4.800,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
II. GEREKÇE
09.02.2021 günlü kararın açıklandığı oturumda suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin yokluğunda karar verildiğinin anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuk ...'a yüklenen 5237 sayılı Kanun'un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (h) bentlerinde öngörülen nitelikli yağma suçunun gerektirdiği cezanın alt sınırı dikkate alınarak, 5271 sayılı Kanun'un 150 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 151 inci maddesinin birinci fıkrası, 188 inci maddesinin birinci fıkrası ve 289 uncu maddesinin birinci fıkrasının (e) bendine aykırı davranılarak suça sürüklenen çocuk ... müdafii hazır bulundurulmadan karar verilmek suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, hukuka aykırı bulunmuştur.
III. KARAR
A. Mağdur Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
Ön inceleme bölümünün D paragrafında açıklanan nedenle mağdur vekilinin temyiz isteminin, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... Müdafileri ve O yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz İstemi Yönünden
Başkaca yönleri incelenmeyen ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.02.2021 tarihli ve 2019/242 Esas, 2021/58 Karar sayılı kararının, gerekçe bölümünde açıklanan nedenle 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren ... 1. Ağır Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
23.05.2023 tarihinde karar verildi.