Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2023/3664 Kararı
MAHKEMESİ: Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI: 2016/117 E., 2016/314 K.
SUÇ: Hırsızlık
HÜKÜM: Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Onama
Patnos 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.06.2016 tarihli ve 2016/117 Esas, 2016/314 Karar sayılı kararının, O yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde;
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. ” hükmü yer almaktadır. Madde metni, iki hali birlikte düzenlemiştir. Bunlardan ilki “adreste bulunmama”, diğeri ise “tebellüğden imtina”dır.
Muhatabın adreste bulunmaması halinde tebliğ memurunun ne şekilde davranması gerektiğini düzenleyen Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik'in 30. maddesinin birinci fıkrasında; “Adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkarılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir..” denildiği, Tebligat Kanunu'nun ''Tebligat Mazbatası'' başlıklı 23. maddesinin 7. bendinde ''21 inci maddedeki durumun tahaddüsü halinde bu hususlara mütaallik muamelenin yapıldığını, adreste bulunmama ve imtina için gösterilen sebebi''nin tebligat mazbatasına yazılması hüküm altına alınmıştır.
Burada Yönetmeliğin 30. maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklemiştir. Buna göre tebliğ memuru tahkik etmekle kalmayıp, tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu Tebligat Kanunu'nun 23/7. ve Tebligat Yönetmeliğinin 35/f bendi gereğince tebliğ evrakına yazacak ve maddede açıkça belirtildiği üzere ilgilisine imzalatacaktır.
Somut olayda, katılana gönderilen gerekçeli karar ve temyiz talebine ilişkin tebligat parçasında adresin kapalı olması sebebiyle ismini vermeyen komşusuna sorulduğu, yine muhatabın beyanı imzalamaktan imtina ettiğine dair şerhe de yer verilmediği, bu şekilde tebliğ evrakının mahalle muhtarına teslim edildiği, 2 nolu haber kağıdı düzenlenerek muhatabın kapısına yapıştırıldığı, en yakın komşusuna haber verildiği belirtilmiştir. Yukarıdaki yasa ve yönetmelik hükümleri uyarınca yapılan tebliğ işleminin usule aykırı olmasından dolayı, gerekçeli karar ve temyiz talebinin usulüne uygun olarak (öncelikle katılanın bilinen en son adresine MERNİS şerhi içermeden Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre tebliği, bu adrese tebliğ yapılamaması halinde MERNİS adresine MERNİS şerhi ile Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ yapılmak suretiyle) tebliği ile buna ilişkin belge, sunarsa katılanın temyiz dilekçesi de eklendikten ve temyiz istemi konusunda ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere İADESİNİN mahallince sağlanması için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.