Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2023/262 Kararı
KARAR
Sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile alenen hakaret suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/2, 125/4, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.740,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 15/10/2021 tarihli ve 2021/356 esas, 2021/75 sayılı kararına karşı sanık tarafından yapılan itirazın kabulüne ve anılan kararın kaldırılmasına ilişkin... Ağır Ceza Mahkemesinin 05/01/2022 tarihli ve 2021/781 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25/10/2022 gün ve 2022/112691 sayılı istem yazısıyla dava dosyaları Daireye gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında; “Her ne kadar ... Ağır Ceza Mahkemesince, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesinde düzenlenen hakaret suçunun basit yargılama usulüne tabi suçlardan olduğu, basit yargılama usulü uygulanmadığı ve uygulanmama gerekçesi de belirtilmediğinden, sanık hakkında basit yargılama usulünün uygulanması gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına dair karar verilmiş ise de;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 251/1. maddesinde yer alan, “(1) Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir” şeklindeki,
5237 sayılı Kanunun 125/1. maddesinde yer alan, "Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ... veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.", aynı Kanun'un 125/4. maddesindeki "Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır." şeklindeki düzenlemeler ile ,
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28/02/2017 tarihli ve 2014/4 757 esas, 2017/113 karar sayılı ilâmında, “...5237 sayılı TCK'nun 125. maddesinin dördüncü fıkrasında hakaret suçunun alenen işlenmesi, bu suçun nitelikli bir şekli olarak kabul edilmiştir. Bu fıkraya ilişkin madde gerekçesinde, aleniyet için aranan temel ölçüt, fiilin, gerçekleştiği koşullar itibarıyla belirli olmayan ve birden fazla kişiler tarafından algılanabilir olması şeklinde belirtilmiştir. Hakaret suçunun, belirsiz sayıdaki kişiler tarafından işitilebilecek, görülebilecek ve algılanabilecek bir ortamda veya çok sayıda kişinin öğrenmesini sağlayacak herhangi bir araçla işlenmesi halinde, aleniyet vardır. Aleniyetin varlığı için, çok sayıda insanın hakareti öğrenmesinin olanaklı olması yeterlidir; söylenenlerin fiilen duyulması şart değildir. Aleniyet halinde, mağdur, hakaretin az sayıda kişi önünde gerçekleşmesine oranla, daha fazla rencide olacağı için, bu nitelikli hâl kabul edilmiştir. (Nur Centel, Hamide Zafer, Özlem Çakmut, Kişilere Karşı İşlenen Suçlar, Beta Yayınevi, 3. Baskı, 2016, s. 235)..." şeklindeki karar birlikte değerlendirildiğinde;
Hakaret suçunun alenen işlenmesi durumunun suçun nitelikli hali olduğu ve bu durumda öngörülen cezanın altıda bir oranında artırılacağı cihetle, sanığın alenen hakaret suçuna ilişkin cezanın üst sınırının 2 yıldan fazla hapis cezasını gerektireceği ve bu nedenle 5271 sayılı Kanun'un 251/1. maddesi uyarınca bu suç yönünden basit yargılama usulünün uygulanamayacağı gözetilmeden, itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme;
TCK'nın 125. maddesinde: "(1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden (...) (1) veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.
(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.
(3) Hakaret suçunun;
a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,
b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,
c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,
İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.
(4) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.
(5) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır." hükmüne yer verilmiştir.
CMK'nın 251. maddesinde ise;
"Basit yargılama usulü, Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir." hükmüne yer verilmiştir.
İnceleme konusu somut olayda; alenen işlenen hakaret suçunda cezanın üst sınırının 2 yıldan fazla hapis cezasını gerektireceği ve bu nedenle CMK'nın 251/1. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanamayacağı, ayrıca müşteki vekiline iddianamenin tebliğ edildiği, mazaret dilekçesiyle duruşma gününü UYAP'tan öğrenilmesini talep ettiği, UYAP kayıtlarına göre de 05/10/2021 tarihinde duruşma gününü öğrendiği, duruşmadan usulüne uygun olarak haberdar edilip yöntemince talepte bulunarak kamu davasına katılmadığından müşteki vekilinin hükme itiraz hak ve yetkisi bulunmadığının anlaşılması karşısında; itiraz merciince itirazın reddi yerine itirazın kabulüne karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1 Hakaret suçundan sanık ... hakkında, ... Ağır Ceza Mahkemesinin 05/01/2022 tarihli ve 2021/781 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2 CMK'nın 309. maddesinin 4 b fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13/12/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.