Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2023/2602 Kararı

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ: Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI: 2015/446 Esas, 2016/84 Karar

SUÇLAR: Kamu malına zarar verme, hakaret, görevi yaptırmamak için direnme

HÜKÜMLER: Mahkûmiyet

TEMYİZ EDENLER: Sağlık Bakanlığı vekili ve sanık

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Ret, onama, bozma

A) Sanık hakkında hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere yönelik Sağlık Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;

... (Kapatılan) 6. Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.02.2016 tarihli ve 2015/446 Esas, 2016/84 Karar sayılı kararıyla hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere yönelik Sağlık Bakanlığı vekilinin temyizinin niteliği karşısında;

Sağlık Bakanlığı’nın anılan suçlardan doğrudan zarar görmemesi nedeniyle hükümleri temyiz hakkı bulunmadığından Sağlık Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 317. maddesi uyarınca Tebliğname'ye uygun olarak REDDİNE,

B) Sanık hakkında hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanığın temyiz isteminin incelenmesinde;

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’un 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi uyarınca temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü;

I. HUKUKÎ SÜREÇ

  1. ... Cumhuriyet Başsavcılığının 11.05.2015 tarihli ve 2015/1240 numaralı iddianamesi ile sanığın, ..., ..., ..., ...'e alenen hakaret ettiği ve tehdit ederek görevlerini yaptırmamak için direndiğinden bahisle 5237 sayılı Türk Ceza Kanun'un 125/1, 125/3 a, 125/4, 43, 53, 58, 265/1, 43, 53, 58 maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

  2. ... (Kapatılan) 6. Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.02.2016 tarihli ve 2015/446 Esas 2016/84 Karar sayılı kararı ile sanığın, şikâyetçi Mustafa Orman ile katılanlar ... ..., ...'e yönelik alenen hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme eylemlerinden 5237 sayılı Kanun’un 125/1 maddesi delaletiyle 125/3 a, 125/4, 43, 53, 58. maddeleri gereğince 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 265/1, 43, 53, 58. maddeleri uyarınca 6 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve her iki hüküm yönünden hak yoksunluklarının uygulanması ile cezaların mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık "hükümleri temyiz ettiğini belirterek " temyiz iradesini ortaya koymuştur.

III. OLAY VE OLGULAR

  1. Kamu görevlileri olan şikâyetçi ... ile katılanlar ..., ... ve ...'in, ... F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan sanığı tedavi amacıyla ...'ne getirdikleri, tedavi sırasında sanığın şikâyetçi ve katılanlara karşı ''asker de cihadın bir parçasıdır, ancak bu işi parayla rütbeliler hak etmiyor, Allah için öleceksiniz kafirler, siz beni ciddiye almıyor musunuz'' dediği, ardından katılan ...'e karşı ''sen zaten cihada ve Allah'a inansaydın benden korkmaz, belindeki silahı şarjörünü takardın, sen beni ciddiye alma bakalım, kafanı koparınca o zaman ailen cenazeye geldiğinde anlarsın'' dediği, sanığın mahkum servisine gönderilmek istenmesi üzerine şikâyetçi ve katılanlara karşı alenen ''hepiniz öleceksiniz, ben cihadın bekçisiyim, sizler kafirsiniz, hepiniz öleceksiniz'' dediği anlaşılmakla, sanığın aşamalardaki savunmaları, şikâyetçi ve katılanların ifadeleri, tanıklar M.Ç, M.K., Ö.Ç.,İ.A, G.İ.'nin beyanları ve tüm dosya içeriğiyle alenen hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme eylemlerinin sanık tarafından işlendiği kabul edilerek, sanığın anılan suçlardan cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

  2. Sanık eylemlerin gerçekleştiği anı hatırlamadığını beyan etmiş olup; katılanlar ve şikâyetçinin beyanları ile tanık ifadeleri dava dosyasında mevcuttur.

IV. GEREKÇE

Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç vasfı ve yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle ... (Kapatılan) 6.Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.02.2016 tarihli ve 2015/446 Esas 2016/84 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve re'sen dikkate alınan hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın ileri sürdüğü temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin Tebliğname'ye uygun olarak ONANMASINA,

C) Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik Sağlık Bakanlığı vekili ile sanığın temyiz istemlerinin incelenmesinde;

Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan Sağlık Bakanlığı’nın, duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmediği, Dairemizin gönderme kararı üzerine 18.09.2022 tarihinde tebliğ edilen hükmü, Sağlık Bakanlığı vekilinin 19.09.2022 havale tarihli dilekçesi ile temyiz ettiği anlaşılmakla, temyiz isteminin süresinde olduğu ve suçtan zarar gören kurumun 5271 sayılı Kanun'un 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’un 305. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi uyarınca temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

Suçtan zarar gören kurumun duruşmadan haberdar edilip iddia ve delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, iddia hakkı kısıtlanmak suretiyle 5271 sayılı Kanun'un 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması hukuka aykırı olduğundan;

Başkaca yönleri incelenmeyen ... (Kapatılan) 6.Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.02.2016 tarihli ve 2015/446 Esas, 2016/84 Karar sayılı kararına yönelik sanık ile Sağlık Bakanlığı vekilinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321/1 maddesi gereği Tebliğname'ye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.