Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/2903 Kararı

MAHKEMESİ: TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 17/07/2014 tarih ve 2014/173 2014/190 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı .... vekili ve borcu üstlenen TMSF vekili tarafından ayrı ayrı istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkilinin ... ... Şubesi'ne 22.11.1999 tarihinde 55.108,77 USD tutarlı mevduatı %24 faiz ile 36 gün vadeli yatırdığını, bankanın yönetimine BDDK tarafından el konulması .... ile birleşmesi ve ...'ye satılması sonrasında söz konusu mevduatının Off Shore hesabında olması nedeni ile tahsil edilemediğini, banka kurucularının kanuna karşı hile uygulayıp bankaya olan güveni kötüye kullandıklarını, ceza davalarının sonuçlandığını ileri sürerek 55.108,77 USD alacaklarının bankadan tahsiline, vade sonuna kadar %24 akdi faiz ve sonrasında fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı Yasa'nın 2. maddesi gereğince temerrüt faizi uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı ve borcu üstlenen vekili, davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, bankaların güven kuruluşları olup, vekilin paranın yatırımında risksiz, emin ve azami kâr sağlayan kişi ve kuruluşları seçmede yönlendirmesi gerektiği, davalının off shore bankacılığı kendi bünyesinde gibi göstererek mudinin yanıltıldığı, banka yöneticilerinin sorumluluğuna dair ceza kararlarının kesinleştiği, davalı ... Off Shore Ltd. nezdinde mevduatın tahsilinin mümkün olmadığı, gerekçesiyle TMSF'nin üstlenen konumu dikkate alınarak davanın kısmen kabulü ile 55.108,31 USD’nın 22.11.1999 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun'un 4/a hükümleri uygulanarak davalı bankadan (borcu üstlenen TMSF) tahsiline, fazla talebin reddine karar verilmiştir.

Kararı, davalı .... vekili ve borcu üstlenen TMSF vekili ayrı ayrı temyiz etmiştir.

1 Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekili ve borcu üstelenen TMSF vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.

2 Ancak, davalı Banka 5411 sayılı Kanun'un 140. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu ve bu husus mahkemece hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinde belirtildiği halde dört numaralı bendinde maktu, peşin ve vekalet harcının yargılama giderine dahil edilmesi doğru olmamış ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve borcu üstlenen TMSF vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve borcu üstlenen vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 4 numaralı bendinde yer alan '"848,80” ibaresinin çıkarılarak yerine “679,00” ibaresinin eklenmesine, yine aynı bentte yer alan “848,79” ibaresinin çıkarılarak yerine “678,99’' ibaresinin eklenmesine, hüküm fıkrasının 3 numaralı bendine ".........peşin harç" ibaresinden sonra gelmek üzere “18,40 TL başvurma harcı’’ ibaresinin eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı ...'ye iadesine, 04/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.