Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2024/84 Kararı

MAHKEMESİ: İş Mahkemesi

SAYISI: 2023/19 E., 2023/30 K.

KARAR: Davada Karar Verilmesine Yer Olmadığına

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen rücuan tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil Kurumda 4 2599,01,01,..... 031,05 26 ....001 sicil sayılı davalı ... Endüstri Tesisleri İmalat ve Montaj A.Ş. unvanlı işyeri sigortalısı 16594203246 TC kimlik numaralı ...'in 13.06.2011 tarihinde iş kazası geçirdiğini, iş kazası sonucu sigortalının sürekli iş göremezlik derecesi Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi'nin 23.11.2017 tarih 6520 sayılı raporuyla %12,1 olduğu kontrol muayenesi gerekmediğini, sigortalının müvekkil Kurumca iş kazasına bağlı olarak raporlu kaldığı sürelerde 31.808,29 TL geçici iş göremezlik ödeneği ödendiğini, 12.623,65 TL tedavi masrafı yapıldığını, 20.11.2018 onaylı tarihli 01.08.2012 tarihinde geçerli olan 75.224,56 TL peşin değerli sürekli iş göremezlik geliri bağlandığını, toplam 119.656,50 TL müvekkil Kurum zararı meydana geldiğini, kaza olayının ...'in İsdemir A.Ş. sahası içerisinde inşası süren 4 nolu yüksek fırının gövde içerisinde ve 14.50 kotunda montaj çalışması yaptığı esnada 42,730 kotunda süpervizör talimatı ile açılan vana içerisinde iskandil tabir edilen yaklaşık 200 kg ağırlığındaki parçanın üzerine düşmesi sonucu yaralanması şeklinde meydana geldiğini, kazanın iş kazası olduğunu, işverenin işçilerin yaptıkları işlerde maruz kalacakları riskler konusunda yeterince bilgilendirilmediğini ve işçilerin yaptıkları işlerde maruz kalabilecekleri risklerin önlenmesi konusunda etkili bir çalışma sistemi, gözetim ve denetim mekanizması oluşturmadığı belirtildiğini ve işçi sağlığı ve iş güvenliğine ilişkin koruyucu ve önleyici tedbirleri almadığını, denetim ve gözetimde bulundurma yükümünü ihlal eden işverenlerin iş kazasının meydana gelmesinde % 100 kusurlu olduğu tespit edildiğini, işverenin müvekkil Kurum zararından sorumlu olduğunu, sayın Mahkemece alınacak kusur raporlarında dava dışı Sinostel Firmasının ve firma çalışanlarının da iş kazasının meydana gelmesinde kusur durumlarının irdelenmesini bu kişilerin kusurlu bulunması durumunda fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla alacaklarının davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ......A.Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ve dava değerinin artırım (ıslah) dilekçesi ile talep edilen tüm hak ve alacaklar zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiği, önceki kusur raporları arasındaki çelişkiyi giderilmesi gerektiğini, kusur ve kusur oranları hakkında rapor düzenlemesi istenen bilirkişi heyet raporu, görevlendirme amacına uygun rapor vermemiş olduğunu, müvekkil şirket ... Endüstri Tesisleri İmalat ve Montaj A.Ş.'ye haksız, yersiz ve dayanaksız olarak %80 kusurlu gösterildiğini, kusur raporunda bahsi geçen ve kazalanan sigortalının müvekkil şirkete açtığı şahsi davası olan ... 2.İş Mahkemesi 2013/197 Esas 2019/81 Karar sayılı davada hükme esas alınan %80 kusur oranı kararın müvekkil şirket tarafından temyiz edildiği ve kesinleştiğini, kazanın gerçekleşme sebebi incelendiğinde kazazede ...'in 13.06.2011 günü saat 16:10 sıralarında +42.730 kotunda süpervizor talimatı ile açılan vana içerisinde iskandil diye tabir edilen yaklaşık 200 kg ağırlığındaki parçanın 14.500 kotuna düşmesi sonucu gerçekleştiği sabit olduğunu, söz konusu parçanın düşmesi olayının müvekkil şirketle ilgisi bulunmadığını, parça aynı yerde çalışan ve müvekkil şirkette olduğu gibi kontrolünü diğer davalı ...'in yaptığı ... isimli Çin'li firmanın çalışma alanından düştüğünü, müvekkil şirketin kazayla ilgili sorumlu olmadığın, dava dışı sigortalı ... tarafından ... 2.İş Mahkemesi 2013/197 Esas sayılı dosya ile dava açıldığını, aynı iş kazasına dayalı maddi manevi tazminat davasında hükme esas alınan hesaplama PMF 1931 Yaşam Tablosuna göre yapılmış olduğunu, dava dışı sigortalının ortalama bakiye yaşam süresi TRH ye göre hesaplanan 41 değil 35 Yıl 01 Ay 07 Gün olduğunu, yerleşik içtihat PMF 1931 yaşam tablosunun hesaba esas alınması gerektiğini, bu durum dava dışı sigortalının 60 yaşına kadar hesaplanacak aktif dönemi bakımından her ne kadar sonuca etkili değilse de pasif dönem hesabı yapılması halinde oldukça farklı bir sonuç çıkmasına neden olacağını, ek rapor talebinde bulunulduğu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı ......Şti. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dosyada mübrez taraflar arasında 07.08.2008 tarihinde “... Demir ve Çelik A.Ş. 4 Nolu Yüksek Fırın Projeleri Kapsamında Montaj İşleri Yaptırılması İşine Ait Sözleşme” imzalandığını, söz konusu yapım işi “anahtar teslim” iş olduğunu, taraflar arasında alt üst işverenlik ilişkisinin bulunmadığını, ... 2. İş Mahkemesi'nin 2013/197 E. sayılı dosyasına da sunulan belge ve beyanlardan sabit olduğunu, İsdemir tarafından ...’a verilen iş “anahtar teslim” niteliğinde olduğunu, taraflar arasında akdedilen üçlü sözleşmeye göre müteahhit firma ...... A.Ş olduğunu, dava konusu 4 Nolu Yüksek Fırın İhalesinin tüm inşaat ve montaj işleri ...... A.Ş.’ye verildiğini, müvekkil, inşaat sahasında sigortalı işçi çalıştırmadığını, ihale şartnamesi uyarınca müteahhit ...... A.Ş. iş sahasında gerekli tüm iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini almakla yükümlü olduğunu, kanunen ve sözleşme uyarınca İSG uzmanı bulundurması zorunlu olduğunu, taraflar arasındaki üçlü sözleşmenin hiçbir maddesinde müvekkil şirkete yüklenmiş iş sağlığı ve güvenliği konusunda gerekli tedbirleri almak gibi bir sorumluluk bulunmadığını, 14.06.2011 tarihli iş kazası bildirim formunda kazanın açıklaması kısmında “...... A.Ş. 4 Yüksek Fırın şantiyesinde fırın gövde içerisinde yapılan montaj çalışmalarına esnasında saat 16:20’de +42.730 kodunda yapılan test çalışmaları sırasında fırın içinde çalışma olduğunun söylenmesine rağmen süpervisor talimatı ile açılan vana içerisinde iskandil tabir edilen parçanın +14.500 koduna düşmesi sonucu kazalandığı rapor edildiğini müvekkil şirketinin vuku bulan olayda bu türden kazaları önlemeye ilişkin şantiyede bizzat görevli çalıştırma ve ...’un çalışanlarına doğrudan emir ve talimat verme yetki ve sorumluluğu bulunmadığını, yapılan işler ... Endüstri Tesisleri İmalat ve Montaj A.Ş. Şirketinin sevk ve idaresinde yürütülmekte olduğunu, ... Endüstri Tesisleri İmalat ve Montaj A.Ş. Şirketi üst kotlarda çalışma yaptığı sırada düşey doğrultuda alt kotlarda işçi bulunmaması için yeterli kontrolleri yapmadığını, çalışmaları yeterli plan ve kontrol altında yürütülmediğini, iş güvenliği açısından yeterli organizasyonu yapmadığını, iş güvenliği hususlarını işçilerin insiyatifine bıraktığını, kontrol ve denetim yükümlülüğünü yeterince yerine getirmediğini, müvekkil şirketinin kusurlu olmadığın tüm bu nedenlerle müvekkil şirket açısından davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 16.06.2021 tarihli ve 2018/118 Esas, 2021/56 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne,

1 Peşin değerli gelir yönünden oluşan 37.612,28 TL Kurum zararının onay tarihinden, geçici iş göremezlik yönünden oluşan 31.808,29 TL Kurum zararının ödeme tarihlerinden, tedavi ödemeleri yönünden oluşan 12.623,65 TL Kurum zararının sarf tarihlerinden itibaren işleyecek olan yasal faizleriyle birlikte toplam 82.044,22 TL Kurum zararının davalı ......A.Ş. ve ... A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,

2 Peşin değerli gelir yönünden oluşan 30.089,82 TL Kurum zararının onay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı işveren ...... A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 03.03.2022 tarihli ve 2022/96 Esas, 2022/331 Karar sayılı kararıyla; davacı vekilinin ve davalılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin 1 numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine

karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

  1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalılar vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

  2. Dairemizin 07.11.2022 tarih, 2022/8647 Esas 2022/13732 Karar sayılı bozma ilamında, dosyaya sunulan 04.07.2022 Kurum yazısı ve davalı ...... A.Ş.’nin 25.04.2022 tarihli temyize cevap dilekçesi ile ekindeki belgelere göre davaya konu Kurum alacağının 7236 sayılı Kanun kapsamında 22.11.2021 tarihinde davalı tarafça ödendiği anlaşılmakla, yargılama aşamasında sunulan ödeme belgesi değerlendirilerek sonucuna bir karar verilmesinde zorunluluk bulunması sebebiyle verilen karar bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Kurum alacağının 7236 sayılı Kanun kapsamında 22.11.2021 tarihinde davalı tarafça ödendiği anlaşılmakla, konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davacı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde, eksik inceleme sonucu hukuka aykırı karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe

  1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, rücuan tazminat istemine ilişkindir.

  1. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 21 nci ve 76 ncı maddeleri.

  1. Değerlendirme

  2. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

  3. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı Kurum vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

16.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.