T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1625 - 2024/84
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/1625
KARAR NO : 2024/84
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/06/2021
NUMARASI : 2020/318 E. - 2021/229 K.
DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 16/06/2021 Tarih ve 2020/318 Esas - 2021/229 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı ... tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin uzun yıllardır “...” ibareli markalarını 32. mallar üzerinde kullanıldığını, davalı yanın 2019/70344 sayılı marka başvurusunda bulunduğunu, anılan başvuruya yönelik itirazlar neticesinde 32. Sınıftaki bir kısım mallar yönünden başvurunun reddine karar verildiğini, anılan kısmi ret kararına karşı bir kez daha itiraz ettiklerini, ancak başvuru kapsamında bulunan emtia yönünden itirazlarının reddedildiğini, taraf markalarının esas unsurlarının ayırt edilemeyecek kadar aynı olduğunu, markaların seri marka algısı yarattığını, müvekkili markalarının “...”, “... ...”,”... ... ...” vb. şekillerde olduğunu, dava konusu markanın ise “... ...” şeklinde olduğunu, markalar kapsamındaki mal ve hizmetlerin benzer nitelikte gıda, yiyecek ve içecek sektörüne hitap ettiğini, markaların görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olduğunu, dava konusu markadaki “...” ön sesinin markaya bir ayırt edicilik katmadığını, dava konusu markanın hitap ettiği tüketici kitlesinin yetişkin, ergen ya da çocuklar olacağını, bu malların kolaylıkla satın alınabilecek nitelikte mallar olduğunu, müvekkilinin markasının tanınmış marka korumasından yararlanması gerektiğini, müvekkilinin dava konusu marka üzerinde üstün ve gerçek hak sahipliğinin ve bulunduğunu, başvurunun kötüniyetle yapılmış olduğunu ileri sürerek YİDK kararının iptaline, 2019/70344 sayılı ve "... ..." ibareli marka başvurusu tescil edilmişse hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu 2019/70344 sayılı "... ..." ibareli marka başvuru kapsamında yer alan 30. Sınıftaki “kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler, buzlu çaylar” emtiası ile davacı yanın markaları kapsamındaki 32. Sınıftaki mallar arasında doğrudan benzerlik ilişkisinin mevcut olduğu, ancak başvuruda yer alan 29 ve 30. Sınıftaki mallar bakımından ise ilgili malların tamamının gıda, yiyecek ve içecek ürünleri olmalarından kaynaklı düşük düzeyli bir benzerlik ilişkisi içerisinde olduklarından bahsedilebileceği, bununla birlikte taraf markalarının esas unsurunu oluşturan “...” ibaresinin, uyuşmazlık konusu mallar bakımından ayırt edici niteliği yüksek, özgün ve anlamı bulunmayan bir marka olması nedeniyle, bu ibarenin her iki taraf markasında da birebir şekilde kullanılmasından kaynaklı olarak, emtia arasındaki düşük düzeyli ilişkinin dahi tüketici nezdinde taraf markaları arasında başvuruda kalan tüm mallar yönünden ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma ihtimaline yol açabileceği, davacı markalarının tanınmışlığı iddialarını ispatlamaya elverişli yeterli delilin dosyaya sunulmadığı, davacı yanın kötüniyet iddiaları çerçevesinde yapılan incelemelerde, başvuru konusu “... ...” ibaresinin, davacı tarafın “...” markalarını taşıyan içecek ürünlerinin tanıtımında kullanılan reklam/pazarlama amaçlı slogan unsur olduğunun görüldüğü, birebir bu ibarenin aynı tür ya da benzer nitelikteki gıda, yiyecek ve içecek ürünlerini kapsayacak şekilde başvuru konusu edilmiş olması hususunun kötüniyetli tescil olarak değerlendirilemeyeceği, dava konusu markanın 5/1-ğ maddesi kapsamında değerlendirilmesi dahi mümkün olmayan standart bir ticari marka olduğu, YİDK kararının yerinde olmadığı, YİDK kararının iptali ile hükümsüzlük ve sicilden terkin şartlarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne, YİDK'nın 2020/M-7158 sayılı kararının tüm mal ve hizmetler yönünden iptaline, davaya konu markanın tüm mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davaya konu edilen marka başvurusu ile davacıya ait markalar arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığını, davacı markalarının tescilli olduğu sınıflar ile davalı markasının tescilinin talep edildiği mal ve hizmetlerden kısmen ret kararı sonrasında marka kapsamında kalan mal ve hizmetler arasında aynı, benzer ya da ilişkili olma koşulu sağlanamadığını, “...” ibaresi davacı tarafça türetilmiş özgün bir ibare olmaktan çok “serbest, özgür” gibi anlamlarla Türkçe'ye çevrilebilecek İngilizce “...” kelimesinin Türkçe okunuş şeklini ifade etmekte ve tüketici tarafından bu anlamıyla algılandığını, mahkemenin kabulünün aksine “...” kelimesinin Türkçe okunuşu olan “...” ibaresi ayırt ediciliği yüksek olmayan ve genel kullanıma sahip, yaygın olarak bilinen bir ibare olduğunu, bu sebeple mal ve hizmetler açısından mahkemece emtialar arasındaki düşük düzeyli olduğu kabul edilen benzerlik ilişkisinin, markanın yüksek ayırt ediciliğe sahip olması gerekçesiyle 29 ve 30. Sınıftaki tüm mallar bakımından genişletilmiş olması hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : 1- Dava, YİDK Kararının iptali, marka hükümsüzlüğü ile sicilden terkin istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, SMK'nın 6/1. maddesi uyarınca; tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı veya benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı veya benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedileceği, markalar arasındaki benzerlik değerlendirmesinin ilk koşulunun markaların tescilli oldukları sınıfların aynı veya birbirine benzer bulunması olduğu, mal ve hizmet sınıf ve alt gruplarında benzerlik araştırmasında piyasanın anlayışı, benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları giderip gidermediği, mal veya hizmetlerin birbiri yerine ikame edilebilme ve rekabet olanaklarının olup olmadığı, birinin diğerini tamamlama imkânı olup olmadığı, mal veya hizmetlerin dağıtım kanallarının ortak olması, aynı veya yan yana raflarda satışa arz edilip edilmediği kullanım yöntemleri, hedeflenen müşteri kesiminin aynı olup olmadığı hususlarının araştırılmasının gerekli bulunduğu, dava konusu marka kapsamında YİDK kararı sonrasında kalan malların "29. Sınıf; Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri.30.sınıf: Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar,buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez" malları olduğu, davacıya ait markaların kapsamlarında ise "32.sınıf: Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve
suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar." mallarının bulunduğu, başvuruda yer alan "30. Sınıftaki; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler, buzlu çaylar" emtiasının, diğer meşrubatlar, alkolsüz içecekler ile birlikte aynı raf, reyon ve dolaplarda satışa konu edilen, benzer ihtiyaçları karşılayan, benzer tüketici kitlelerine hitap eden içecek ürünleri olması nedeniyle bu emtia bakımından taraf markaları kapsamlarının doğrudan benzerlik taşıdıkları, diğer yandan markaların karıştırılma ihtimalinden söz edilebilmesi için yukarıda da belirtildiği üzere emtianın/hizmetlerin aynı/benzer olması yanında markayı oluşturan ibarelerin de aynı/benzer olması koşulunun bulunduğu, somut uyuşmazlıkta, davacı yanca dava konusu edilen mallardan tamamı bakkal/marketlerde herkes tarafından satın alınabilen, fiyatı görece düşük ürünler olup, alıcıları kendi kendine alışveriş yetisinde olan her yaştan kişiler yani genel halk olduğu, iltibas değerlendirmesinde ortalama zeka, dikkat ve özen seviyesine sahip tüketicilerin dikkate alınması gerektiği, dava konusu markanın “...” ve “...” şeklinde iki ana bölümden oluştuğu, “...” kelimesinin dilimizde ya da ülkemiz tüketicisi tarafından en bilinen yabancı dil olan İngilizce’de bilinen hiçbir anlamının bulunmadığı, anılan kelimenin yazıldığı şekilde ve sesli harf uyumlu biçimde “...” olarak telaffuz edileceği, “...” kelimesinin ise kendisinden sonra gelen sözcüğün sahip olduğu anlamı kuvvetlendiren, vurguyu sonraki kelimeye yönlendiren bir kelime grubu olduğu, dolayısıyla dava konusu markanın esas unsurunun “...” sözcüğü olduğu, davacı yanın ise önceki markalarının da “...” esas unsurlu bulunduğu, zira “...” ibaresinin davacı tarafın çatı markası olduğu, dava konusu marka ile davacı markalarının “...” sözcüğünün ayniyetinden kaynaklı olarak yüksek düzeyde görsel, işitsel ve kavramsal bir benzerlik taşıdıkları anlaşılmakla, davalı ... vekilinin aşağıdaki bent dışındaki diğer istinaf itirazlarının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
2. Dava konusu "... ..." ibaresinin 29, 30 ve 32. Sınıf mal gruplarında tescili amacıyla 25.07.2019 tarihinde gerçekleştirildiği görülen 2019/70344 sayılı marka başvurusunun yapılan ilk incelemeler sonrasında 27.08.2019 tarih ve 331 sayılı bültende ilan olunduğu, ilana karşı davacı yanın önceki tarihli bir kısım markasına dayanarak itirazda bulunduğu, Markalar Dairesi Başkanlığı’nın 07.02.2020 tarihli kararı neticesinde başvuru kapsamından 32. Sınıf malların tamamının çıkartılmasına karar verildiği, ancak 29 ve 30. Sınıf mallar bakımından itirazın reddolunduğu, söz konusu ret kararına karşı davacı yanın bir kez daha itirazda bulunduğu ve dava konusu markanın kalan mallar bakımından da reddinin talep olunduğu, davacı itirazlarının inceleyen Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 18/08/2020 gün ve 2020. M. 7158 sayılı kararı ile 6. madde kapsamında verilen kısmi ret kararı sonrasında başvuru kapsamında kalan mallar bakımından başvuru ile itiraz gerekçesi markalar arasında karıştırılma veya ilişkilendirilme ihtimallerinin ortaya çıkmayacağı gerekçesi ile davacı itirazlarının bir kez daha reddine karar verildiği, markalar arasındaki benzerlik değerlendirmesinin ilk koşulunun markaların tescilli oldukları sınıfların aynı veya birbirine benzer bulunması olduğu, mal ve hizmet sınıf ve alt gruplarında benzerlik araştırmasında piyasanın anlayışı, benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları giderip gidermediği, mal veya hizmetlerin birbiri yerine ikame edilebilme ve rekabet olanaklarının olup olmadığı, birinin diğerini tamamlama imkânı olup olmadığı, mal veya hizmetlerin dağıtım kanallarının ortak olması, aynı veya yan yana raflarda satışa arz edilip edilmediği kullanım yöntemleri, hedeflenen müşteri kesiminin aynı olup olmadığı hususlarının araştırılması gerekli bulunduğu, dava konusu marka kapsamında YİDK kararı sonrasında kalan malların "29. Sınıf; Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri.30.sınıf: Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar,buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez" malları olduğu, davacıya ait markaların kapsamlarında ise "32.sınıf: Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar." mallarının bulunduğu, başvuruda yer alan "30. Sınıftaki “kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler, buzlu çaylar” emtiasının günümüz koşullarında diğer meşrubatlar, alkolsüz içecekler ile birlikte aynı raf, reyon ve dolaplarda satışa konu edilen, benzer ihtiyaçları karşılayan, benzer tüketici kitlelerine hitap eden içecek ürünleri olması nedeniyle bu emtia bakımından taraf markaları kapsamlarının doğrudan benzerlik taşıdıkları yönündeki tespit doğru ise de, 29, 30 ve 32. sınıfta yer alan gıda ürünlerinin tamamının benzer bulunmasının yerinde olmadığı, zira malların nitelikleri itibariyle satış, sunum ve dağıtım kanallarının, aynı raflarda ya da yakın raflarda satılıp satılmadığının, birbirlerini tamamlayan, birbirleri yerine ikame edilebilir nitelikte olup olmadıklarının gözönünde bulundurulması gerektiği, bu kapsamda bu koşulların bulunmadığının anlaşıldığı, diğer yandan karıştırılma ihtimalinin değerlendirilmesinde markaların ayniyeti veya benzerliği ile mal ve hizmetlerin ayniyeti veya benzerliğine ilişkin hususların karşılıklı bir bağımlılık ve dengeleme ilişkisi içinde olduğu, kimi zaman karşılaştırılan mal ve hizmetler arasındaki düşük düzeyli benzerliğin markalar arasında var olan yüksek düzeyde benzerlik ile ikame edilebileğine dair belirlemenin de yerinde olmadığı, bu ilkenin Yargıtay kararlarında karşılığının olmadığı anlaşıldığından mahkemenin bu yöne dair gerekçesi de yerinde bulunmamış, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
HMK'nın 353/1-b-2. maddesine göre, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmişse "düzelterek yeniden esas hakkında" duruşma yapılmadan karar verilmesi gerektiği düzenlendiğinden, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiş, hükümsüzlük istinaf nedeni yapılmadığı için mahkemece hükümsüzlük davasına yönelik olarak kurulan hüküm inceleme dışı bırakılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1. Davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1. b. 2 maddesi gereğince KABULÜ ile Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 16/06/2021 gün ve 2020/318 Esas . 2021/229 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2. YİDK iptaline ilişkin davanın KISMEN KABULÜ ile, 2020. M. 7158 sayılı YİDK kararının 30. Sınıftaki, “kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler, buzlu çaylar” malları yönünden İPTALİNE, YİDK iptaline ilişkin davada fazlaya ilişkin istemin reddine,
3. Davaya konu markanın tüm mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
-
Harçlar Kanunu'na göre alınması gereken 427,60.TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 54,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 373,20.TL'nin davalı ...'tan ve davalı ... tahsili ile Hazineye irat kaydına,
-
Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 25.500,00.TL maktu vekalet ücretinin davalı ...'tan ve davalı ... alınarak davacıya verilmesine,
-
Davalı ... ve davalı ... kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 25.500,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ...'a ve davalı ... verilmesine,
-
Davacı tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 2.250,00.TL bilirkişi ücreti, 195,50 TL tebligat ve posta masrafı ile istinaf aşamasında yapılan 22,00.TL tebligat ve posta masrafından oluşan toplam 2.467,50.TL'nin, davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1/2 kabul edilerek 1.233,75 TL'ye, 54,40 TL peşin harç, 54,40.TL başvurma harcı tutarı eklenerek oluşan toplam 1.342,55 TL'nin davalı ...'tan ve davalı ... alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-
Davalı ... tarafından istinaf aşamasında yapılan 45,00.TL posta masrafı, 162,10.TL istinaf kanun yoluna başvuru harcı olmak üzere toplam 207,10.TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı ... verilmesine,
-
Davalı ... tarafından ilk derece ve istinaf aşamasında yapılan herhangi bir gider bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
-
10-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re'sen taraflara iadesine (HMK m.333),
11-Davalı ... tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30.TL istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde anılan davalıya iadesine,
12-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 18/01/2024 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/02/2024
Başkan
Üye
Üye
Katip
Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.