T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Dosya No: 2024/599 Esas - 2024/478 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2024/599
KARAR NO : 2024/478
HÂKİM : ... ...
KATİP : ... ...
DAVACI : ..., T.C. Kimlik No: ...
...
DAVALI : ....
Vergi Kimlik No: ...
....
DAVA : Alacak (Kooperatif Üyeliğinin Sona Ermesi Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 07/08/2024
KARAR TARİHİ : 28/08/2024
G.K. YAZIM TARİHİ : 28/08/2024
.... Mahkemesinin 08/08/2024 tarih ve .... sayılı gönderme kararı akabinde; dava Mahkememizin yukarıda belirtilen esas numarasına kaydı yapılmış ve Mahkememizce yapılan açık yargılaması neticesinde, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
I) İDDİA :
Davacı tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; 2019 yılndan bu yana tasfiye halindeki kooperatiften ayrılan ortağın alacağı bedelin, ayrıldığı yıl içinde kooperatifin sahip olduğu nakit dahil tüm mülkiyetin ortaklara eşit olarak bölünmesi ile hissesine düşen miktar üzerinden hesaplanması gerektiği; mevcut nakit ve diğer mülkiyetlerinin tarafından bilinmediği; Mahkeme tarafından kooperatife ait tüm mülkiyet istenilerek toplam mülkiyetin belirlenmesi gerektiği; tarafına düşen hisse bedelinin 2023 bilanço dönem günü olan 31 Aralık 2023'ten sonraki 1 ay içinde ihtarname ile davalıya bildirilmesine rağmen kendisine ödeme yapılmadığı; kooperatif mülkiyet değerlerinin 2023 bilançosunda gerçeğe aykırı ve yanlış beyan edildiğinin görüldüğü; kooperatif mülkiyet değerlerinin mali müşavir veya genel kurul kararına göre değil, o yılki piyasa değerlerine göre bilançolarda gösterilmesinin zorunlu olduğu; ayrıca kooperatiflerinde yapı kullanma izninin alınmasını müteakiben en geç 1 yıl içerisinde ortakların kat mülkiyeti kanununa göre ferdi münasebet işleri sonuçlandırılır hükmü gereği tüm kooperatif varlıklarının 2017 yılında alınan yapı kullanma izni sonrası 2019 yılına kadar ortaklara dağıtılması gerekirken, mevcut varlıkların elde tutulduğu ve ortaklara tapu veya nakit olarak verilmediği beyan edilmiş olup; tasfiye halindeki kooperatifin 2023 yılı nakit dahil tüm mülkiyetini beyan etmesi ve kamu kuruluşlarınca onaylanmış tüm mülkiyetin 2023 tarihi piyasa değerleri üzerinden payına düşen ... hisse bedelinin tarafına ödenmesine; mahkeme masrafları, icra takip masrafları ile yasal faiz, enflasyon ayarlaması ve tüm ferilerinin tarafına ödenmesine, icra takibine itiraz nedeniyle %20 ceza tazminatının ve 2019 yılına kadar varlıkların ortaklara dağıtılması gerekirken mevcut varlıkların tarafına ödenmemesi nedeniyle geçen 5 senelik değer, faiz ve enflasyon gibi maddi kayıplara karşılık %100 maddi tazminatın tarafına ödenmesine veya haciz yolu ile alınmasına, kooperatif mülkiyetine dava süresince satış/devir/takas şerhi konulmasına karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
II) SAVUNMA :
Davalı tarafa; Mahkememizce bu aşamada tebligat gönderilmeden, dava şartı noksanlığı sebebiyle davanın usulden reddine dair hüküm tesis edilmiştir.
III) DELİLLER :
.... Noterliği'nin 30/04/2024 Tarihli ... Yevmiye Numaralı İhtarname Sureti.
IV) DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememizin ... Esas sayılı dosyasında yürütülen yargılama kapsamında; öncelikle 6100 Sayılı HMK.'nın 114. maddesi uyarınca "dava şartlarının" mevcut bulunup bulunmadığı hususunda yapılan incelemede; davacı ... ile davalı .... arasında huzurdaki davanın açılması öncesinde arabuluculuk görüşmelerinin gerçekleştirilmediği tespit edilmiştir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun "Dava Şartı Olarak Arabuluculuk" başlıklı 5/A maddesinin, dava tarihinde yürürlükte bulunan hali aşağıda belirtildiği şekildedir:
"(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
Mahkememizce, dosya üzerinde yapılan incelemede; davacı tarafından sunulan talebin, "konusu bir miktar para olan hisse bedelinin tarafına ödenmesi talebi" olduğu; bu doğrultuda anılan dava kapsamında belirtilen uyuşmazlığın, 6102 sayılı TTK.'nın 5/A maddesi uyarınca "arabuluculuk faaliyetine" tâbi bulunduğu; "özel bir dava şartı" niteliğinde bulunan arabuluculuk faaliyetinin, taraflar arasında gerçekleştirilmemiş olduğu ve bu doğrultuda dava şartı noksanlığı bulunduğu anlaşılmakla; davanın usulden reddine dair aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
V) HÜKÜM : (Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle)
1) Mahkememiz nezdinde açılan davada; 6102 Sayılı TTK.'nın 5/A. maddesi uyarınca, arabuluculuk şartının yerine getirilmediği ve bu doğrultuda dava şartı noksanlığı bulunduğu anlaşıldığından; davanın USULDEN REDDİNE;
2) Karar ve İlâm Harcı :
Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 427,60 TL harcın, davacı taraftan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3) Yargılama Gideri ve Gider Avansı :
a) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin; davacı üzerinde BIRAKILMASINA;
b) Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın; kararın kesinleşmesini müteakiben talep edilmesi halinde, HMK.'nın 333. maddesi uyarınca taraflara İADESİNE,
Dair; tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren (2) hafta içerisinde; (Mahkememiz'e veya istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine dilekçe sunmak ya da tutanağa geçirilmek koşuluyla Zabıt Katibine sözlü beyanda bulunmak suretiyle) HMK'nın 345. maddesi uyarınca .... Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere, yapılan açık yargılamada karar verildi. 28/08/2024
Katip ... Hâkim ...
¸ ¸
Gerekçeli Karar