T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ

Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili

T.C.

ANKARA GEREKÇELİ KARAR

7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2024/328

KARAR NO : 2024/389

BAŞKAN : ... ...

ÜYE : ... ...

ÜYE : ... ...

KATİP : ... ...

DAVACI : ... - ...

VEKİLİ : Av. ... -...

DAVALI : ... - ...

DAVA : Menfi Tespit

DAVA TARİHİ : 05/05/2024

KARAR TARİHİ : 06/06/2024

KARAR Y.TARİHİ : 07/06/2024

Mahkememizde görülmekte olan "Menfi Tespit" davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki karar tesis edilmiştir.

I-İDDİALAR

  1. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili aleyhine davalı tarafından fatura ile icra takipleri başlatıldığını, fatura üzerinde yer alan altınları müvekkilinin hiçbir zaman teslim almadığını, aksi halde dahi faturanın kapalı fatura olduğunu ve fatura bedelinin ödenmiş olduğunu gösterdiğini beyanla, müvekkilinin ... sayılı dosyası, .... sayılı dosyası, .... sayılı dosyalarındaki fatura bedelleri toplamı olan 4.948.083,17 TL üzerinden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II-SAVUNMA

  1. Davalı tarafa dava dilekçesi tebliğ edilmemiştir.

III-TARAFLARIN ANLAŞTIKLARI ve ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLAR

A. Taraflar Arasında Uyuşmazlık Bulunmayan Hususlar

  1. Uyuşmazlık bulunmayan hususlar bu aşamada belirlenmemiştir.

B. Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Konuları

  1. Taraflar arasındaki uyuşmazlık belirlenmemiştir.

IV-ÇEKİŞMELİ VAKILAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER

  1. Dava, davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.

  2. Uyuşmazlığın esasının çözümünden önce dava şartlarından olan Arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir.

  3. Davacı vekilince Mahkememizin .... sayılı dosyasında sunduğu karşı dava dilekçesi ile menfi tespit talep etmesi nedeniyle, 28/03/2024 tarihli ara karar ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-2 maddesi uyarınca davalı/karşı davacı vekiline, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin bir haftalık kesin süre içinde sunmak üzere davacı vekiline 1 haftalık kesin süre verildiği anlaşıldı.

  4. Mahkememizce, 06/05/2024 tarihli eksiklik tensip zaptı ile; Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-2 maddesi uyarınca davacı vekiline, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde (dava şartı yokluğu nedeniyle) HUAK 18/A-2 ve HMK. 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verileceğinin ihtarına dair karar verildiği, işbu tensip zaptının davacı vekiline 14/05/2024 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından, verilen kesin süre içerisinde arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın sunulmadığı görülmüştür.

  5. Bilindiği üzere 19.12.2018 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun'un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na 5/A maddesi eklenmiş, sözkonusu madde 28.3.2023 tarih ve 7445 sayılı Kanunun 31. maddesinde yapılan değiklik ile son halini almıştır.

  6. TTK'nın 5/A maddesinin birinci (1) fıkrası "Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü içermektedir.

  7. Maddede belirtildiği üzere ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat talepleri hakkındaki uyuşmazlıklarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasını Kanun dava şartı haline getirmiştir.

  8. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesine göre, ilgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak kabul edilmiş olması durumunda, davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olduğu, bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiyenin gönderilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Yine mahkemece gönderilen ihtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesi ayrıca arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.

  9. Davacının dava açılırken dava dilekçesine anlaşmazlık tutanağını ekleyerek davayı açması gerekir ise de, başvuru yapılıp bu tutanağın eklenmemesi halinde izlenecek usul de yukarıda belirtildiği üzere 18/A maddesinde düzenlenmiştir.

  10. Somut olayda öncelikle eldeki davanın "ticari dava" niteliğinde olup olmadığının değerlendirmesini yaptığımızda, TTK m. 4 hükmünde hangi davaların ticari dava niteliğinde olduğu düzenlenmiş olup; eldeki davanın, faturaya dayalı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğunun anlaşılması karşısında davanın ticari dava olduğu değerlendirilmiştir.

  11. Öte yandan TTK m. 5/A hükmünde öngörülen anlamda arabuluculuğa tabi bir ticari dava olup olmadığının da belirlenmesi gerekmekte olup davacının davasının, menfi tespit istemine ilişkin olduğu, bu anlamda arabuluculuğa başvuru eldeki dava yönünden dava şartı olarak kabul edilmesi gerekmektedir.

  12. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması 01 Eylül 2023 tarihinden itibaren dava şartıdır.

  13. Yapılan açıklamalar neticesinde somut olay değerlendirildiğinde, davanın, menfi tespit davası olduğu, dava şartı arabuluculuğa ilişkin yukarıda da belirtildiği üzere konusu bir miktar para olan menfi tespit davalarında arabuluculuğa başvuru şartının 01/09/2023 tarihinden itibaren dava şartı olduğu ancak, dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığı anlaşılmıştır.

  14. Bu durumda, davadan önce yapılmış arabuluculuk başvurusu bulunmadığı anlaşılmakla, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2 maddesi ile HMK'nın 115/2. maddesi gereğince, davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

V-HÜKÜM :

1. Davanın arabuluculuk dava şartının yokluğu nedeni ile HMK m. 114/2 ve TTK m. 5/A hükmü uyarınca USULDEN REDDİNE,

2. 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 427,60 TL peşin harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
  1. HMK'nun 333. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana İADESİNE,

Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren .... Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile .... Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 06/06/2024

Başkan ...

E-İmza

Üye ...

E-İmza

Üye ...

E-İmza

Katip ...

E-İmza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.

"5070 sayılı kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15 uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur"