T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/124 Esas - 2024/259

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.

ANKARA GEREKÇELİ KARAR

7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/124 Esas

KARAR NO : 2024/259

HAKİM : ...

KATİP :....

DAVACI : ....

VEKİLİ : Av. ....

DAVALI : ...

VEKİLİ : Av. ...

DAVA : Tazminat

DAVA TARİHİ : 20/11/2017

KARAR TARİHİ : 17/04/2024

KARAR Y.TARİHİ : 08/05/2024

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA :

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı bankanın 13/08/2007 tarihi itibariyle konut kredilerinde 21/10/2008 tarihi itibariyle ihtiyaç kredilerinde 01/07/2010 tarihi itibariyle mevduat faizlerinde ve 10/11/2011 tarihi itibariyle de nakit avans ücretinde kartele dahil olduğunu, ...'nun 08/03/2013 tarihli, ... dosya ve ... karar sayılı kararı ile kartel oluşturan .... bankaya farklı miktarlarda olmak üzere toplam 1.116.957.468,00 TL para cezasına hükmedildiğini, bankaların tüketici hak ve menfaatlerinin korunmasına dikkat ve özen göstermekle yükümlü olduklarını, bankaların yürürlükteki mevzuat hükümleri gereğince serbestçe belirleyebildikleri azami mevduat ve kredi faiz oranlarını Rekabet Hukuk kurallarına aykırı olarak bir mutabakat dahilinde anlaşarak belirlediklerini ve bu surette tüketicileri zarara uğrattıklarını, ...'nun söz konusu kararının iptali amacıyla Yargı Yolu'na başvurulduğunu, ancak açılan davaların reddedildiğini ve temyiz sonucunda onararak kesinleştiğini, davacı şirketin davalı bankadan 2011 yılında 500.000,00 TL tutarında taşıt kredisi kullandığını, ancak kartel faizi sebebi ile zarara uğradığını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL tazminatın, her bir taksitin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA :

Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin ... Mahkemeleri olduğunu, davanın zaman aşımına uğradığını, davacının Rekabet Kurul Kararına bağlı bir zararının bulunmadığını beyan ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.

YARGILAMA VE GEREKÇE :

Dava, .... banka tarafından uyumlu eylem ve karar alınmak suretiyle rekabetin haksız ihlali nedeniyle oluşan zararın ve bu zararın 3 katı tazminat istemine ilişkindir (4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun m. 4, 6, 7, 57, 58; TBK m. 49, 60, 72, 145, 146).

...'nin 07/02/2020 tarih ve ... sayılı ilamı, ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.

Mahkememizce verilen 25/09/2018 tarih ve .... sayılı karar ile " Davanın Dava Şartı Yokluğu (... Kararı Kesinleşmediğinden) Sebebiyle Usulden Reddine," karar verildiği, verilen kararın istinaf edilmesi üzerine,

.... 'nin 07/02/2020 tarih ve .... sayılı ilamı ile; "...'na henüz başvuru yapılmadan önce açılması halinde, böyle bir davanın dinlenemeyeceği tabii ise de, somut olayda olduğu gibi dava tarihinden önce Kurul'a başvurunun yapılması halinde, mahkemece bu başvurunun kesinleşmesinin beklenmesi gereklidir. Diğer bir deyişle bu türden davalarda, ... kararının kesinleşmiş olmasının dava şartı olduğunun söylenebilmesi mümkün değildir. ... uygulaması da bu yöndedir. Bu durum karşısında ilk derece mahkemesince, dava konusu eylem hakkındaki ... kararının kesinleşmesinin beklenmesi ve tarafların iddia ve savunmalarının yukarıda açıklanan şekilde yeniden değerlendirilip sonucuna göre yeni bir karar verilmesi gerektiğinden, Dairemizce davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın davanın yeniden görülmesi için mahkemesine iadesine, kararın niteliğine göre, davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. " gerekçesi ile Mahkememizce verilen kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un "Tazminat Hakkına" ilişkin 57. maddesi, "Her kim bu Kanuna aykırı olan eylem, karar, sözleşme veya anlaşma ile rekabeti engeller, bozar ya da kısıtlarsa yahut belirli bir mal veya hizmet piyasasındaki hakim durumunu kötüye kullanırsa, bundan zarar görenlerin her türlü zararını tazmine mecburdur. Zararın oluşması birden fazla kişinin davranışları sonucu ortaya çıkmış ise bunlar zarardan müteselsilen sorumludur" hükmünü içermektedir.

Aynı Kanun'un "Zararın Tazminine" ilişkin 58. maddesinde ise, "Rekabetin engellenmesi, bozulması veya kısıtlanması sonucu bundan zarar görenler, ödedikleri bedelle, rekabet sınırlanmasaydı ödemekte olacakları bedel arasındaki farkı zarar olarak talep edebilirler. Rekabetin sınırlanmasından etkilenen rakip teşebbüsler, bütün zararlarının tazminini rekabeti sınırlayan teşebbüs ya da teşebbüslerden talep edebilir. Zararın belirlenmesinde, zarar gören teşebbüslerin elde etmeyi umdukları bütün karlar, geçmiş yıllara ait bilançolar da dikkate alınarak hesaplanır.

Ortaya çıkan zarar, tarafların anlaşması ya da kararı veya ağır ihmalinin olduğu hallerden kaynaklanmaktaysa, hâkim, zarar görenlerin talebi üzerine, uğranılan maddi zararın ya da zarara neden olanların elde ettiği veya elde etmesi muhtemel olan karların üç katı oranında tazminata hükmedebilir" şeklindedir.

Davacı yan ...'nun 08/03/2013 tarih ve .... sayılı kararı ile aralarında davalı bankaların da bulunduğu .... adet bankanın mevduat, kredi ve kredi kartı hizmetleri konusunda faiz karteli oluşturduğu yönündeki kararını dayanak göstererek davacı ile davalı bankalar arasındaki kredi akitlerinde daha yüksek faiz ödemek durumunda kaldığı ve yine mevduatlarına daha düşük faiz uygulandığını, davalıların haksız rekabet oluşturan bu kartel eylemlerinden ötürü zarara uğradığını iddia ederek eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.

Yargılamaya konu edilen uyuşmazlığın esasına yönelik olarak davacı yanın haksız rekabet nedeni ile tazminat istemine dayanak teşkil eden 08/03/2013 tarih ve .... sayılı kararına karşı iptal istemi ile yapılan başvuru üzerine .... 29.04.2022 tarih .... sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline karar verildiğ, kararın ... tarafından temyiz edilmesi üzerine .... 15.06.2023 tarih .... ayılı kararı ile kararın onanmasına karar verildiği, onama kararının karar düzeltme isteminin reddi ile kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.

Bu anlamda davacının haksız rekabet nedeni ile tazminat talebinin dayanağını teşkil eden davalı bankaların davacının da kullandığı kredi türlerinde kartel oluşturduğu yönündeki iddiasının temeli ortadan kalktığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan iş bu davanın dayandığı ... kararında bankaların anlaşmalı olarak yüksek faiz belirledikleri tespit edilen kredilerin tüketici kredileri olduğu, somut uyuşmazlık konusu ticari kredilerin bu kapsamda değerlendirilemeyeceği, aynı yöndeki davalarda ...'ın yerleşik içtihatlarının da (....) benzer istikamette olduğu anlaşıldığından ispat edilmeyen davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :

1-DAVANIN REDDİNE,

2. Alınması gerekli 427,60 TL harçtan peşin alınan 85,39 TL harcın düşümü ile eksik kalan 342,21 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

3.  Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
  1. Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,

  2. Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,

Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren ... Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile .... Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/04/2024

Katip ...

e-imza

Hakim ...

e-imza