Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2018/4025 E. , 2021/5334 K.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/4025
Karar No : 2021/5334
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Birliği
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından işletilen … Eczanesinin reçete yönlendirmesi yaptığı ve muvazaalı olarak işletildiğinden bahisle 6643 sayılı Kanun'un 30/c maddesi uyarınca hakkında 180 gün süre ile sanat icrasından men cezası verilmesine ilişkin TEB 1. Bölge İstanbul Eczacı Odası Haysiyet Divanı’nın … tarih ve … sayılı kararı ile anılan kararın aynen kabul ve tasdik edilmesine ilişkin Türk Eczacılar Birliği Yüksek Haysiyet Divanı'nın … tarihli ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının hasta yönlendirmesi yaparak reçete topladığı, ilaç dağıttığı ve eczanesinin muvazaalı olduğuna yönelik hiçbir somut delilin bulunmadığı, temel insan haklarından olan çalışma hakkının kanunda gösterilen somut delillere dayanmadan çeşitli varsayımlardan hareketle kanaate dayalı olarak sınırlandırılamayacağı hususu da dikkate alındığında, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesince; muvazaaya ilişkin her türlü şüpheden ari somut delil bulunmamakla birlikte, … isimli hastanın 23 Ocak 2015 tarihli dilekçesinde reçete yönlendirmesine yönelik hususlar bulunduğu, İstanbul Eczacı Odası Yönetim Kurulu'nun … tarih ve … sayılı Kararı uyarınca 03.03.2015 tarihinde yapılan denetimde, üzerinde hasta isimleri, telefon numaraları ve teslim edecek elemanların isimleri yazılı ilaç poşetleri görüldüğü, hastaların telefonla aranması sonucu hastaların ilaçların teslimini beklediklerini ifade ettikleri, bu kapsamda reçete yönlendirmesine ilişkin hususların sabit olduğu, bu eylemlere yönelik disiplin cezası tesis edilebileceği ancak davacının 6643 sayılı Yasa'nın 30/c maddesi uyarınca 180 gün sanat icrasından men cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul Eczacı Odası Haysiyet Divanı kararının aynen kabul ve tasdik edilmesine ilişkin Türk Eczacıları Birliği Yüksek Haysiyet Divanı'nın … tarih ve … sayılı Kararının en üst hadden verilmiş olması nedeniyle disipline konu eylem ve disiplin cezası arasında orantı bulunmadığı gerekçesiyle hukuka aykırı olduğu sonucuna varıldığı, davalı İdare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine belirtilen gerekçe ile karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan denetimde davacının eczanede bulunmadığı, eczane içerisinde teslim edilecek hasta isim ve telefon numaraları ile teslim edecek eczane personelinin isimlerinin bulunduğu çok sayıda ilaç poşeti bulunduğu, eczane çalışanlarından yardımcı eczacı …'ın yazılı ifadesi ile eczanenin Haydarpaşa ve GATA Hastahanesinde sürekli ilaç ve reçete topladığını ifade ettiği, davacının eczanesinde …soyadlı üç çalışanının bulunduğu ve çalışanı …'a eczanenin açıldığı tarihten itibaren geniş yetkiler içeren bir vekaletname verildiği, davacının eczanenin işleyişine hakim olmadığı, hesabına değişik tarihlerde yatırılan 2500-TL'nin eczacı maaşı olduğuna yönelik tespitlerin muvazaanın varlığını ve hastane içinde personel bulundurma yoluyla hasta yönlendirmesi yaparak reçete toplandığı ve ilaç dağıtıldığına yönelik iddiaları kanıtlamaya yeterli olduğu, yargılamanın duruşmalı olarak yapılmasının talep edilmesine rağmen duruşma yapılmaksızın verilen İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olmadığı belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesince verilen ret kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyizi isteminde ileri sürülen iddiaların usule ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı hakkında hastane içerisinde eleman bulundurarak yönlendirme yaptırdığı, sisteme tam olarak kaydettiği halde hastaya eksik ilaç teslim ettiği iddialarıyla ilgili olarak yapılan şikayet üzerine İstanbul Eczacı Odası Yönetim Kurulu'nun … tarih ve … sayılı Kararı uyarınca 03.03.2015 tarihinde denetim yapıldığı, yapılan denetimde; üzerinde hasta isimleri, telefon numaraları ve teslim edecek elemanların isimleri yazılı ilaç poşetleri görüldüğü, hastaların telefonla aranması sonucu hastaların ilaçların teslimini beklediklerini ifade ettikleri, eczanede çalışan personelden üç kişinin Koç ailesine mensup olduğu, davacının eczane ile ilgili bilgisinin zayıf olduğu, tüm finansal işlemleri Halit Koç isimli kalfasına tam vekaletname ile verdiği, eczane açılış evrakı incelendiğinde kira kontratında Hakkı Koç isimli şahsın kefil olduğunun görüldüğü, Koç ailesinin eczane ile mali ilişkisi olduğunun ve davacının Koç soy isimli şahıslardan biri ile muvazaalı eczane işlettiği ve hastane içinde personel bulundurma yoluyla hasta yönlendirmesi yaparak reçete topladığı ve ilaç dağıttığı sonucuna varılarak dava konusu cezanın tesis edilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "Duruşma" başlığını taşıyan 17. maddesinin 1. fıkrasında; "Danıştay ile idare ve vergi mahkemelerinde açılan iptal ve yirmibeşbin Türk Lirasını aşan tam yargı davaları ile tarh edilen vergi, resim ve harçlarla benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları toplamı yirmibeşbin Türk Lirasını aşan vergi davalarında, taraflardan birinin isteği üzerine duruşma yapılır.", 2. fıkrasında "Temyiz ve istinaflarda duruşma yapılması tarafların istemine ve Danıştay veya ilgili bölge idare mahkemesi kararına bağlıdır." aynı maddenin 3. fıkrasında da "Duruşma talebi, dava dilekçesi ile cevap ve savunmalarda yapılabilir." hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda anılan kanun hükümlerine göre, İdare Mahkemelerinde açılan iptal davalarında taraflardan birinin isteği üzerine duruşma yapılması zorunlu bulunmaktadır.
Davalı idarenin savunma dilekçesinde duruşma talebinde bulunduğu halde İdare Mahkemesince yukarıda belirtilen kanun hükmüne aykırı biçimde duruşma yapılmaksızın karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, davalının duruşma isteminde bulunmasına karşın İdare Mahkemesince duruşma yapılmadan karar verilmesinde usul hükümlerine uyarlık bulunmadığından, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik istinaf isteminin reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
-
2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
-
… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
-
Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 16/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.