Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/16110 E. , 2023/4524 K.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/16110
Karar No : 2023/4524
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Bayburt Polis Meslek Yüksekokulunda komiser olarak görev yapan davacı, 2014 terfi döneminde bir üst rütbe olan başkomiserlik rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Değerlendirme Kurulunun … günlü, … sayılı kararının iptali ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmesi istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesinin .. günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının terfi ettirilmemesine ilişkin işlemin iptaline, yoksun kaldığı parasal haklarının davacıya ödenmesine hükmedilmiş, anılan karar, Danıştay (Kapatılan) Onaltıncı Dairesinin 09/02/2016 günlü, E:2015/18044, K:2016/327 sayılı kararıyla onanmış; davalı idarece karar düzeltme yoluna başvurulması üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 07/02/2019 günlü, E:2016/28145, K:2019/829 sayılı kararıyla karar düzeltme isteminin kabulü ile Mahkeme kararının iptale ilişkin kısmının gerekçeli olarak onanmasına, kabule ilişkin kısmının ise bozulmasına karar verilmiştir .
… İdare Mahkemesinin .. günlü, E:…, K:… sayılı yetki yönünden ret kararı üzerine, dava dosyası … İdare Mahkemesine iletilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesince, bozma kararına uyularak verilen temyize konu kararla; iptal kararının, davalı idarece tespit edilen hususlara göre davacının durumunun yeniden değerlendirilmesine yönelik olduğu ve davacının terfi edip etmeyeceğinin bu değerlendirme sonucunda belirleneceği dikkate alındığında, bu aşamada davacının özlük ve parasal hak kaybının varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle özlük ve parasal haklarının davacıya ödenmesi istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunun tespit edildiği, mülkiyet hakkı kapsamında parasal haklarına da hükmedilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin, Mahkeme kararının parasal hakların ödenmesi istenmesi yönünden kısmen reddi ile onanmasına; vekalet ücreti ile yargılama giderleri yönünden ise kısmen kabülü ile düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, doğrudan Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca davacının adli yardım isteminin kabulüne karar verilerek gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davacının, Mahkeme kararının esasına yönelik temyiz istemi yönünden;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davacının, Mahkeme kararının yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin kısmına yönelik temyiz istemi yönünden;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştayın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
Anılan Kanun maddesinin gerekçesinde ise; temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin sağlandığı; uygulamada, vekâlet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştayın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun ''Kararlarda bulunacak hususlar'' başlığını taşıyan 24. maddesinin (f) bendinde; kararlarda, yargılama giderleri ve hangi tarafa yükletildiğinin belirtileceği, 31. maddesinin göndermede bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323. maddesinde de; davaya göre Kanun uyarınca takdir olunacak vekalet ücretlerinin yargılama giderlerinden olduğu, 326. maddesinin birinci fıkrasında; kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, 330. maddesinde; davayı kaybeden taraf aleyhine vekalet ücretine hükmedileceği, 331. maddesinin 1. fıkrasında ise; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerine hükmedileceği kuralına yer verilmiştir.
Bilindiği üzere, yargılama sonucu bir tarafa yargılama giderlerinin yükletilmesinin nedeni, o tarafın, dava açmak ya da dava açılmasına sebebiyet vermek suretiyle karşı tarafın yargılama masrafı yapmasına neden olmasıdır.
Somut olayda, davacının " komiser rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin işlem" hakkında verilen iptal kararı "yeniden değerlendirme yapılması gerektiği" gerekçesiyle gerekçeli onanmış olup, nihayetinde "iptal kararı" bu şekilde kesinleşmiştir. Bu işleme bağlı olan parasal hak talebi ile ilgili olarak verilen nihai kararda ise, "davacının terfi edip etmeyeceğinin bu değerlendirme sonucunda belirleneceği dikkate alındığında, bu aşamada davacının özlük ve parasal hak kaybının varlığından söz edilemeyeceği" gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığı yolunda hüküm kurulmuş olup, bu hüküm davacının parasal hak ve özlük hak istemlerinin hukuka uygunluğunu saptayan ya da davacının haksız olduğunu ortaya koyan nitelikte bir hüküm olmayıp, yalnızca konuyla ilgili henüz karar verilemeyeceğini tespit etmektedir. Başka bir ifade ile davanın esası hakkında bir karar verilmiş değildir.
Bu itibarla, parasal hak talebinin bağlı olduğu işlem hakkında iptal kararı verildiği ve temyizen incelenen kararda, dava konusu parasal hak talebi hakkında "hukuka aykırılık" yolunda bir tespit yapılmadığı dikkate alındığında, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılan kısmı ile davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Bu husus, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan, düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden, İdare Mahkemesince verilen kararın hüküm fıkrasında yer alan
"...2-Aşağıda dökümü yapılan, davacı tarafından karşılanan 434,40-TL yargılama giderinden, haklılık oranına göre belirlenen (dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmın onanmasına, kabule ilişkin kısmın bozulmasına karar verildiğinden) 217,20-TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, geriye kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-
Temyiz aşamasında davalı idare tarafından harcanan 170,00. TL yargılama giderinden haklılık oranına göre belirlenen 85,00. TL yargılama giderinin ve karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.700,00. TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, geriye kalan yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına,
-
Harçtan muaf olduğu için temyiz aşamasında davalı idareden alınmayan 136,00 TL temyiz başvuru harcı ile 57,60 TL temyiz karar harcı, 92,50 TL temyiz karar düzeltme harcından oluşan toplam 286,10. TL harcın yarısı olan 143,05. TL harcın (Harçlar Kanunu 13. maddesinin j bendi uyarınca) davacıdan tahsili için Gelir İdaresi Başkanlığı'na müzekkere yazılmasına, , ....." ibarelerinin karardan çıkarılarak "...aşağıda dökümü yapılan 434,40. TL. yargılama gideri ile 170,00. TL. posta giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, davalı idarece temyiz ve karar düzeltme aşamasında yapılan yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına..." şeklinde düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
-
DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KISMEN REDDİ ile . . . İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın özlük ve parasal haklarının davacıya ödenmesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmının ONANMASINA oybirliğiyle,
-
DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KISMEN KABULÜ ile anılan kararın yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik hüküm fıkrasının yukarıda belirtildiği şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA oyçokluğuyla,
-
Temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderinin yarısının davacıdan, kalan yarısının ise davalı idareden alınmasına; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, yargılama giderlerinin tahsili için karar kesinleştikten sonra Mahkemesince ilgili mercie müzekkere yazılmasına,
-
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
-
2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/10/2023 tarihinde karar verildi.
(X) KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinde; "1. Temyiz incelemesi sonunda Danıştay;
a) Kararı hukuka uygun bulursa onar. Kararın sonucu hukuka uygun olmakla birlikte gösterilen gerekçeyi doğru bulmaz veya eksik bulursa, kararı, gerekçesini değiştirerek onar.
b) Kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onar." hükmüne yer verilmiştir.
Temyiz incelemesinde; incelemeye tabi karardaki gerekçenin değiştirilmesi veya maddi hata ve yanlışlıkların düzeltilmesi, eksikliklerin tamamlanması mümkün olmakla birlikte, hükmün sonucunu, kapsamını değiştirecek şekilde düzeltme yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Temyiz istemine konu Mahkeme kararı sonucunda haksızlığı yolunda bir tespit yapılmayan davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu husus, yukarıda belirtildiği üzere 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamında bulunmayıp; kararın bozulmasını gerektiren "hukuka aykırılık" teşkil etmektedir.
Bu sebeple, İdare Mahkemesi kararının bu kısmının, Mahkemece yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla, aksi yönde oluşan düzeltilerek onama kararına katılmıyoruz.