Anayasa Mahkemesi Kararı: Aile Hayatına Saygı Hakkının İhlali

Giriş

Anayasa Mahkemesi, 19/11/2024 tarihinde, Maya Muattarhon Özyağcı'nın başvurusu ile gerçekleştirdiği incelemede, aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine yönelik iddiaları değerlendirmiştir. Başvuru, müşterek çocuğun velayetinin değiştirilmesi davasının reddedilmesi üzerine aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle gerçekleştirilmiştir.

Olayın Gelişimi

Başvurucu, 2014 yılında E.G. ile evlilik yapmış olup bu evlilikten bir çocukları olmuştur. 2016 yılında yapılan anlaşmalı boşanma sonrasında çocuğun velayeti E.G.'ye verilmiş, başvurucu ise çocuğu ile belirli zaman dilimlerinde kişisel ilişki kurma hakkına sahip olmuştur. Ancak, başvurucu, E.G.'nin çocuğa karşı kötü muamelede bulunduğunu ve bu sebeple velayetin değiştirilmesi için dava açmıştır. Mahkeme süreçleri sonucu çocuk üzerindeki velayet, E.G. tarafından çeşitli sebeplerle devralınmış, başvurucunun velayeti alma talebi ise çeşitli mahkeme aşamalarının ardından geri çevrilmiştir.

Anayasa Mahkemesi Kararı

Anayasa Mahkemesi, yapılan başvuruda, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edilip edilmediğine dair iddiaları değerlendirmenin yanı sıra, aile hayatına saygı hakkının ihlal edilip edilmediğine ilişkin kapsamlı bir inceleme gerçekleştirmiştir.

Mahkeme, E.G.'nin, çocuğun bakım ve velayet görevlerini yerine getirme konusundaki yetersizliklerinin uzman raporlarıyla doğrulandığını belirtmiş; çocuk ile ebeveyn arasındaki ilişkinin güçlendirilmesi için gerekli tedbirlerin alınmadığı sonucuna ulaşmıştır. Ayrıca, Bölge Adliye Mahkemesi’nin çocuğun babası ve babaannesi ile yaşadığı yönündeki kanaati için yeterli gerekçe sunmadığı ve başvurucu ve çocuğu üzerindeki pozitif yükümlülüklerin yerine getirilmediği yönünde tespitlerde bulunmuştur.

Sonuç olarak, Anayasa Mahkemesi, aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine, yeniden yargılama yapılmasına ve başvurucunun tazminat talebinin reddedilmesine karar vermiştir.

Sonuç

Bu karar, aile hayatına saygı hakkının korunmasına yönelik önemli bir adımı ifade etmekte olup, aile içindeki çatışmalar ve velayet davalarında mahkemelerin, çocukların yüksek yararını gözeterek karar almalarının önemini bir kez daha vurgulamaktadır. Başvurucunun talebinin nihayetinde kabul edilmesi ve yeni bir yargılama sürecinin başlatılması, ilgili mahkemelerin çocukların gelişim ve psikolojik durumu açısından daha titiz bir süreç yürütmeleri gerektiğini göstermektedir.